Yerliköyden Bazı Hatıralar 5
Yerliköyden Bazı Hatıralar 3
Yerliköyden Bazı Hatıralar 2
Yerliköyden Bazı Hatıralar 1
Teyzoğlu
Huzuru Mevla’ya Yüzümüz Olsun…
Ne Oldum Deme..!
Topal Hüsamettin
Kimse Duymasın..!
Şiirin Hikayesi
Serçeşmedir Gözümüz..!
Yerliköyde Yağmur Duası
İskilip’te Tuz Ve Serüveni
Yerliköy Yerinde Duruyor Ama..!
Hayırsever Dedem Hacı Osman Zobu
Dedem
rahmetli çok hayırseverdi.
Karaoğlankırı’na
giderken Çevlük’ün orada bulunan Musluk’u O yaptırmış. İyi yer seçmiş aslında.
Orası tam dört yol ağzı. Ulaşımın kağnı-at-eşekle sağlandığı dönemde işlek bir
yer.
Irmak-Suylan-İskilip
yolu ile Yerliköy-Çukurköy yol çatı.
Musluk’un
içinde ağzı kapaklı oluklar vardı. Dedem rahmetli gelen geçen içsin diye her
gün bu oluklara içme suyu doldurtuyordu. Her yıl oraya su dolduracak bir kişiyi
ücreti mukabilinde tutar devamlı suyun doldurulmasını sağlardı. Bu kişi
eşeklerin üzerindeki fıçılarla su taşır, günlük olarak olukları taze su ile
doldururdu. İçerinin ve çevrenin temizliği de ona aitti.
Yakın
çevresindeki tarlalarda çalışanlar falan gelir orayı gölgelik olarak kullanır,
yemeklerini içinde yerlerdi.
1979
yılında Dedem vefat ettikten sonra bu geleneği uzun zaman Rahmetli Abdurrahman
Amcam devam ettirdi. Daha sonraları oraya su dolduracak kişi bulunamadı. Su
doldurma işi de aksamaya başladı. Abdurrahman Amcam kendisi ara sıra su
götürür, doldururdu. Sürdüremedi bıraktı. Bazen amcamın ricası üzerine traktörle
biz de götürür doldururduk. Sonraları hepten susuz kaldı musluk. Binası da sağından
solundan yıkıla yıkıla harap oldu gitti…
Dedemin
enteresan hayırseverlikleri vardı.
Eski
caminin minaresini ahşaptan O yaptırmış mesela. Ortada oyuk kocaman bir kara taş.
Kaide olarak. İçine oturmuş uzun ve kalın bir öz. Çevresine monte edilmiş şerefeye
kadar çıkan ahşap bir merdiven. Dışına minareyi oluşturan ahşap kaplama. En dışta
zaman içerisinde paslanarak koyu kahverengileşmiş sac kaplama.
Yeni
cami yapılırken eski cami ve minaresi de yıkılmıştı doğal olarak.
Bizim
köyün mezarlığına kerpiç evi yaptırmıştı. Halen kullanılıyor. Her yıl ücretle
kerpiç döktürür bu kulübeye koydururdu. Vefat edenlerin sapıtmasını kapatmak
için gerekli kerpiçler oradan alınırdı. Şimdilerde o kulübeye kerpiç yerine
tuğla konulup sapıtmada kerpiç yerine tuğla kullanılıyor. Aynı kerpiç evini
Üçdam Köyü’nün mezarlığına da yaptırmış. Orada da ücretiyle kerpiç döktürerek kulübeye
doldurtuyordu.
Ekinler
biçilip buğday evin önüne geldiğinde çocuklara, yoksullara gönlünce verirdi. “Göz
hakkı” derdi.
Mekânın
cennet olsun dedem, nur içinde yat.
Suat Zobu
.
DEDEMLE İLGİLİ DİĞER YAZILARIM:
Dedem ve Dilenci
Peki Anam Peki Bacım
Hayırsever Dedem
Yerliköyden Bazı Hatıralar 4
Kel Tıngır Mehmet Yağlı Hocam
İzi Çorum un
Rıfat Kurtoğlu / İskilip
Çimento
Geçen
gün köye düğüne gittik.
Hüseyin
Bıyık, Ağabeyim Burhan Zobu, Mehmet Bıyık falan oturuyoruz. Yanımıza Şef
(Hüseyin Kemelek) de geldi.
Güleryüzlü.
Hüseyin
Bıyık iki de bir “Ben deyim yüz teker, sen de yüzelli teker” deyip gülüyor.
Belli ki bir şey var!
"Hele
anlat şunu" dedim.
Hüseyin
Bıyık anlatmaya başladı (Buradaki abartılara/partal
dikkat, süper valla):
---//---
Mılla
Ahmet’le Keloğlan’ın İsiyin gençken Ankara’da çalışmaya gitmişler. Etimesgut’ta
1 kamyon çimento indirmişler.
Adam
"Birer yevmiyeyi hak ettiniz. Dikmen’de de çimento inecek. Onu da indirin
ayrıca yevmiye vereyim" demiş.
Onların
canına minnet.
Orada
da bir kamyon indirmişler, birer yevmiye daha almışlar.
Derken
bir TIR çimento daha gelmiş.
Adam
bunu da indirin ikişer, hatta üçer yevmiye daha vereyim demiş. Şartolsun TIR’ın
bir ucu Dikmen’de, bir ucu Mamak’tan yeni çıkmış. [İki yerin arası en az 5 km]
:) Ben deyim 100 tekeri var, sen de 150 teker.
“Lan
abi etme-eyleme, çok yorulduk. Biz bunu indiremek”
deseler de, adam belindeki silahını göstererek,
“Lan
valla ikinizi de vururum. İnşaata da gömerim. Sittin sene kimse sizi bulamaz.
Ben şimdi nereden adam bulayım. Bunu da indireceksiniz. Beşer tane de yevmiye
vereceğim” demiş. (Yevmiye bolluğu).
Bi
yol kaçabilseler Ulus’u bulacaklar ama kaçamamışlar. Biraz paranın hatırına,
daha çok silahın hatırına TIR’ı da indirmişler. Adam söylediği yevmiyeleri de
vermiş. Vermiş ama ikisi de çimento mu, adam mı belli değil. Adamlıktan
çıkmışlar. İkisinin de belleri bıhınları kırılmış. İkisinin de bi tek gözleri
ışıldıyor.
Adam
arabasıyla heykelin oraya kadar da getirip bırakmış.
Adamdan
ayrılınca,
“Arkadaş
bi hamama gidip iyice yıkanalım bari” demişler.
Kaç
tane hamama gittilerse “Bu çimento bizim hamamı doldurur, donar kalır
temizleyemeyiz de” diyerek hiçbiri hamamdan içeri almamış.
“Arkadaş
size birer yevmiye, ikişer yevmiye verelim (Hamam parası da yevmiye ile!)”
deseler de hamamcılar kabul etmemiş.
En
son birisi “Arkadaş şu hamamın dışında hortumla sizi bi yıkayalım ondan sonra
hamama girin” demiş.
Öylelikle
yıkanabilmişler de kurtulmuşlar.
-
Suat
ZOBU
.
#Yerliköy #Köy #İskilip #Çorum #Türkiye
.